Güzel ve Anlamlı Bir Hayat

Bazen nelere sahip olduğunuzdan çok hayatınızda kimlerin olduğuna bakmak gerekir. Güzel ve anlamlı bir hayat sürmenin sırrı sahip olduğunuzun değeri ve yüklediğiniz anlamdadır.

Hayatımızda var olan ve olmayanın size nasıl bir anlam kattığını düşünmek hayata yüklediğimiz düşüncelerin değerini de anlamamızı sağlar. Hayatımızın her alanında veya her bir zaman diliminde af dilemek ve özür dilemenin getirdiği çöküntüyü yaşamamak için var olanı anlamlandırmak gerekir.

Hayatınız hakkında düşünmek, hayatınızdaki değişim isteği için anlamlı ve ilham verici bir düşüncenin oluşmasına yardımcı olabilir.  İnsanların anlamlı, az kaygılı bir yaşam sürmeleri tamamen bireysel bakış açısı ve hayatına kattıkları ile ilgilidir. Yaşamımız ve bununla ilgili değerlendirmeleriniz dünyayı her ne kadar da değiştirme şansı tanımasa da kendimizde yapacağımız değişimler ile anlamlı bir yaşam sürmemiz için önemlidir. Değiştiremeyeceklerimiz yerine birbirimize ve yaşamın kendisine kattıklarımızın derinliğinin farkına varmak gerekir. yaşamı anlamak, öğrettiklerini, acıyı, mutluluğu, kederi ve neyin hayatımızda ne kadar önemli olduğunu anlamak bize nelere sahip olduğumuzun güçlü bir hatırlatıcısı olacaktır. Yaşadıklarımızı ve yaşayacaklarımızı ilahi güçlere bırakmak yerine kendimiz anlamlandırmamız hatalar silsilesi yerine anlamlı yolculuğun saadetinin anahtarıdır.

Yaşam süreçlerimiz için anlatılacak veya paylaşılacak çok şey varken bunu aza indirerek aktarmak daha isabetli olacağı kanaatindeyim.

Mutluluktan Korkmayın

Yaşadıklarınızın, yaşayacaklarınıza ışık tutacağı gerçeğini unutmayın. Yaşam sürecinde yaşayacaklarımızın tamamı hayatımızın bir parçasıdır. Önemli olan beklenen ve hatta sıradan olan şeylerin cazibesine kapılmadan bu yaşam sürecini zenginleştirmektir. Zaman, hayatımızın en değerli enstrümanlarından biridir. Bunu doğru ve anlamlı kullanmak tamamen sizlerin kontrolündedir. Hayatınızı alıntılarla süslemek mutluluk seviyenizi arttırmayacaktır. Çünkü birisi için anlamlı olan şey, bir başkası için anlamlı olmaz. Hayatımızdaki korkutucu ve üzücü şeylerinden kaçmak, mutluluk sağlamayacağı gibi istenmeyen bir yaşamın tutsaklığının nedeni de olabilir.

Her şeyin bir zamanı vardır ve bu değerli akışta kaybettiklerimiz yitirdiklerimiz mutluluğun anahtarı olabilecekken keşkelerle dolan bir ömrün kimseye faydası yoktur. Korkularınız veya geleceğe yönelik tahminlerinizin yarattığı endişe durumu, bulunduğunuz anın güzelliğini yaşamaya engel olabilir. Hayatın kontrolsüz bir akış sürecinde devam etmesi yerine, küçük ve etkili ama kontrollü hareket etmek daha doğrudur.

Hayatınızın Geri Kalanını Endişelenerek Geçirmeyin

Varlığınızın bir nedeni var. Varoluşunuzun size bir şeyler katması gerekir. Anlamlı bir hayat sürmeniz için gelecek endişeleri ile geçirmek anların anlamlı bir şekilde doldurulması ile mümkün olur. Her günün her saatinin her harika anın tadını çıkarın. Gelecek için endişelenmek yerine anlarda yaşayacağınız muhteşemlikler ile yarınlarınızın güzel olmasını sağlarsınız. Geçmişiniz pişmanlıklarla değil, anılar ve gülümseten yönleriyle kalır. Mümkün olduğunca anın içinde kalmalısınız, düşüncelerinizde kaybolmamalısınız. Geleceğe dair endişeler; stres yaratır ve stres altındayken veya belirsizlikle karşı karşıya olduğunuzda, sadece gelecek hakkında felaket senaryoları kurmuş olursunuz.

Endişeler, fiziksel ve duygusal enerjinizi tüketir. Endişelenmek normaldir. Aşırı bir endişe durumu, beraberinde erteleme, anlamsız bir hayat düşüncesi, kaygı, stres, yaşam kalitenizin bozulması ile sonuçlanır. En kötüsü sizleri sevdiklerinizden uzaklaştırıp, onlarla geçirebileceğiniz zamanı kısaltır.

Kendinize şunu sorun; bir saat dilimi içinde siz ve sevdikleriniz için anlamlı olan ne yapabilirsiniz. Kendiniz veya sevdikleriniz için daha üretken, sevgi dolu ve nazik olmak için neler yapabilirsiniz. Sizin ve sevdikleriniz için en çok ihtiyaç duyacağınız an, yaşadığınız andır.

Hayata Birlikte Gülümseyin

Birlikte olmanın dayanılmaz güzelliği, buna ruhların eşitliği veya ruhların bütünsel mucizesi olarak adlandırmak doğru olacaktır. Varlığımız gereği her ne kadar da dünyaya gelişimiz ya da dünyadan göçümüz yalnız olsa da varlıkta anlamlı bir birliktelik cennetin yer yüzündeki anahtarıdır. Her kayıp her ne kadar da bir son gibi görünse de geride bıraktığımız güzel anılar ebedidir.

Gülmek, sadece fiziksel bir eylem değil, aynı zamanda hayata renk katan bir etkileşim süreci olarak değerlendirilebilir. Hayatta kalmayı, hayata anlam katmayı, iyileşmeyi ve yaşamayı seçmek demektir. Gülmek bazen bir kaçış olarak düşünülür. Fakat beyninize yönlendirdiği iletilerle vücudunuzun hormonal dengesinde değişiklik yapacaktır. Gülmek ve mutluluğun bulaşıcı dengesinden faydalanın.

Nasıl Başlarsanız Öyle Devam Eder

İnsan nasıl başlarsa, hayatının gerisini öyle devam edeceğine dair, sert ama özgürleştirici bir gerçeğin var olduğunu düşünür. Hatta umutsuzca görülen bir çok şeyin değişmeyeceğine dair varsayımlar ve korkular ürettiğinin gerçeğini de olduğunu bilir. Fakat her zaman aynı şeyler ile karşılaşmak ve birbirini tekrar eden bir düzine olumsuzluklardan sıkıldığı da oluyor. Peki bu amansız döngü nasıl kırılabilir.

Gerçekten hayat başladığı gibi mi devam ederdi, yoksa bu döngüyü kırmak bizim elimizde miydi.

Döngüyü kıracak olan şey, durumu kabullenmek ve doğru hamleleri gerçekleştirmek olacaktır. Gerçek olan şu ki, döngüyü kırmak için yılların verdiği yaşam körlüğü ve hayata koşulsuz teslimiyeti reddetmek olacaktır. Pişmanlıklarımız ve geçmişi yad etmek gelecek ile endişeler biriktirerek suçlanmanın çare olmadığını anlamak gerekir.

Yaşamla yüzleşmek, gerçekler acı verse de kaçınılmaz bir süreçtir. Hayatta bir çatışma içinde olmak mutluluk verici bir sonuca götürmeyecektir. Çoğu insan hayatta nasıl yaşadıysa öyle hayatına devam eder ta ki ölüme kadar. Hayatın içinde bazen talihsizlikler, bazen başarılar olur, ancak hayatının yönünü belirlemek her zaman onların bireysel çabaları ve seçimleri ile ilgilidir.

Biz İnsanız

Birçok insan, yaşam hakkında sadece nefes almak olarak tanımlayacağı bir çıkmazda hayatını devam ettirir. Aslında doğru olan şey bunun böyle olmayışıdır. Duygusal ve hassas bir yönünün olduğu gerçeğini her zaman görmezden gelerek hareket etmeyi tercih eder. Bazıları için anlamsız gelen küçük şeylerin, sevdikleriniz için unutulmaz anılar olarak kalır. Bu küçük ve önemsiz olarak görülen şeyler hatırlanır ve kişiler onları özler. Zaman içinde bu küçük şeyler mutluluklara dönüşür. Onları kurtarmak için bu basit görünenler bazen kurtarıcıları olacaktır.

İnsanı insan yapan şey taşıdığı değerdir. Hayat var olanlarla güzelleşir ve yarına taşıdığımız değerlerle şekil alır. Geçmişinde bıraktıkların, ömrünün kesitlerine yerleştirdiklerinledir. Hayat geçmiş ve gelecekle bir bütündür. Bir kişinin hayatına altın dokunuşunu yapması tamamen özveri, empati ve hayata bakış açısıyla ilgilidir. Yaşamın övgüsü, nasıl hatırlanmak istediğinizle ilgilidir. Herhangi bir anlamı olmayan içi boş kelimelerin sarf edilmesi ile değil.


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Bütün içerikler koruma altında !!!!!